Tağutu Red
Tevhidin gerçekleşmesi için ilk adımın, Allah'a samimiyetle ibadet etmek, uluhiyete uygun tazim, itaat ve sevgi gibi yalnızca Allah'a karşı yapmamız gereken görevleri yapmak olduğunu belirtmiştik.
Tevhidin gerçekleşmesi için gereken ikinci adım, Tağutların inkârı ve Allah'ın dışında ibadet yapılan veli edinilen her varlıktan uzak durmaktır. Öyle ki, Kur'an-ı Kerimin pek çok yerinde, tağutun reddi Allah'a (cc) imandan önce zikredilmiştir.
"O halde kim tağutu inkâr edip Allah'a inanırsa, sağlam kulpa yapışmıştır. O kulp hiçbir zaman kopmaz." (Bakara Suresi, 256) Allah'ın Resulü ise şöyle buyurmuştur.
"Kim, Allah'tan başka ilah yok der ve Allah'ın dışında tapılanları reddederse, onun malı, kanı haram olur. Hesabı ise Allah'a aittir." (Müslim)
Dikkat edilirse malın ve kanın korunma altına alınması için yalnızca kelimeyi tevhid yeterli sayılmamış aynı zamanda kendisine tapınılan tağutun da inkârı şart koşulmuştur. Zira eşya zıddı ile kaimdir. O halde iman; ancak tağutu inkâr edip ona tabi olanlardan uzak olmakla gerçekleşir.
Bunun içindir ki tevhid ehlinin imamı İbrahim (as) kavminin ilahlarından, putlarından uzak olduğunu ve bunlara düşman olduğunu ilan etmiştir.
"İbrahim ve onunla beraber olanlarda sizin için gerçekten güzel bir örnek vardır. Onlar kavimlerine demişlerdir ki: "Biz sizden ve sizin Allah'ın dışında taptığınızdan uzağız. Sizi tanımıyoruz. Siz, bir tek Allah'a inanıncaya kadar, sizinle bizim aramızda sürekli bir düşmanlık ve öfke belirmiştir." (Mümtehine Suresi, 4)
Bu ve benzeri ayetlerden anlıyoruz ki Tevhid yalnızca Allah'a inanmak ve ona ibadet etmekle tamamlanmaz. Bilakis bunun yanı sıra tağutu inkâr, ona uyanlardan uzak olmak gerekir. Allah resulü (sav) kavmine "yalnızca Allah'a ibadet edin. Tağutlardan sakının." (Nahl Suresi, 36) buyurarak bu gerçeği açık bir şekilde ifade etmiştir.
Peki tağutun anlamı nedir?
Tağut; Tuğyan sözünden türeyen bir kelime olup haddi aşan anlamındadır, tağutun kimleri kapsayacağı hususunda alimler ihtilaf etmişlerdir. Hz. Ömer (ra): "tağut şeytandır" buyurmuştur. Cabir (ra) ise: "Tağut şeytanlarla ilişkisi olan kahinlerdir" demiştir. İmamı Malik de "Allah'ın dışında ibadet edilen şeylerin hepsi tağuttur" demiştir. Bu sözler tağutu tarif etmekle birlikte kapsamlı değildir. Bu husustaki en kapsamlı tarif imam İbni Kayyim’in yapmış olduğu tariftir.
"İnsanın haddi aşarak ibadet ettiği, tabi olduğu, itaat ettiği her varlığa tağut denir. Her kavmin tağutu, bir meselede Allah ve Resulünün dışında hükmüne başvurduğu, ibadet ettiği, İslami sınırlar dışında tabi olduğu ve Allah'ın rızası dışında itaat ettikleri varlıklardır. Bu tağutlar ve onlara tabi olanlar incelendiğinde, hepsinin Allah'a ibadet etmekten yüzçevirip tağutlara ibadet ettiklerini, Allah Resulüne itaat etmekten yüzçevirip tağutlara itaat ettikleri görülür.