NECASET BAHSİ VE GİDERİLMESİ

İnsanın ön ve arka menfezlerinden meni hariç çıkan her şey necistir. İdrarın her çeşidi necis olduğu için yıkanması vaciptir.

Taam yiyemeyen, (anne sütünden başka bir şey yiyemeyen) çocuğun idrarı (sidiği)'nin üzerine su dökülmesi ile temizlenir.

Necisin hiç bir çeşidi affolunmaz. Ancak kan ve kusuntunun çok azı, yani gözle görülmeyecek şekilde olan kan ve kusuntu ile akıcı kanı olmayan sinek ve haşaratlar yemeğin içine girip içinde ölürse o yemek necis olmaz.

Necaset lugatta, tiksindirici şey demektir, şer'i anlamı ise namazın sıhhatine mani olan tüm pisliklerdir.

Delili şu ayeti kerimedir: "Ey iman edenler! Şüphesiz ki içki, kumar, dikili putlar ve fal okları şeytanın işinden olan birer necistir. Ondan sakınınız ki kurtuluşa erersiniz." (Maide: 5/90)

Enes (r.a.) anlatır: "Rasulullah (s.a.v.) defi hacet için çıktığı zaman biz O'na su götürdük, O'da onunla yıkanırdı." (Buhari, 214)

Başka bir hadisi şerifte Peygamber (s.a.v.) Ammar'a: "Elbiselerini idrardan, dışkıdan, mezi ve kusmuktan temizle." (İmam Ahmed, Darekutni ve Bezzar rivayet etmiştir.) buyurmuştur.

Hz. Ali'nin bir rivayeti de şöyledir:

'Ben mezisi çok olan biriydim. Kızının mevkiinden dolayı bu durumu Hz. Peygambere söylemekten haya ediyordum. Mikdat bin Esved'e sormasını söyledim. Hz. Peygamber "Tenasül organını yıkar ve abdest alır." buyurmuşlardır.' (Buhari; 176, Müslim, 303)

-Ön ve arka taraftan çıkan her şey yukarıdaki hadislerde belirtilen şeylere kıyas edilmiştir. Ancak meni bunlardan istisna edilmiştir.

Hz. Aişe validemiz onun hakkında şöyle diyor:

"Ben Allah Resulü’nün elbisesine bulaşan meniyi kuru şekilde giderirdim. Sonra O'da gider namaz kılardı." (Müslim,288)

Bu hadisten anlaşılıyor ki meni necis olsaydı, elle kuru bir şekilde giderilmesi yeterli olmazdı.

-Yemek yemeyen, sadece anne sütüyle beslenen çocuğun idrarının üzerine sadece su dökmekle iktifa edileceğine dair hadis:

Ummu Kays binti Hisan, henüz yemek yemeyen bir oğlan çocuğunu Resul-i Ekrem'in yanına getirdi ve çocuğu onun kucağına koydu, çocuk da işeyiverdi. Rasulullah (s.a.v.), suyu elbisenin üzerine azar azar dökmüş, onu tam yıkamamaştır. (Müslim,287)

-Kan ve kusuntusunun çok azı, sinek ve haşeratların affedilmiş necisler olduğu ve bunların yemek içine düşmesiyle yemeği pislemeyeceği konusu hadisi şerifler ışığında açıklanmıştı.

Sinek, bit, pire, arı ve akrep gibi asaleten akıcı kanı olmayan hayvanlardan biri, bir suya veya başka bir sıvıya düşüp ölürse içine düştüğü şeyi necis yapmaz. Ama birisi tarafından kasten içine atılırsa o zaman necis olur.

Kulleteyne yetişen bir suya bir necaset düşer de suyun 3 özelliğinden herhangi bir özelliğini bozmazsa necis olmaz. Ama suyun herhangi bir özelliği bozulursa o zaman o su necis olur.

Suyun üç özelliği şunlardır:

1- Renk.

2- Koku.

3- Tad.

Bir adam kulleteyn miktarı (kulleteyn sular bölümünde anlatılmıştır) olan bir suya düşüp ölürse, içine düştüğü su necis olmaz. Çünkü dinimize göre insan, muhterem olduğundan hayatta olduğu gibi ölümünde de tahirdir. Ancak vücudunda veya elbisesinde necaset bulunduğu takdirde durum değişir. Necisten dolayı o su necis olur.

Kulleteyn miktarından az olan bir su herhangi bir necasetle pis olmuşsa, temizlenebilmesi için sıfatları normal bir hale dönmek şartıyla beraber kulleteyn olacak kadar kendisine su ilave edilmelidir.

Kulleteynden fazla olur ve necaset sıfatı da kalmamışsa o su temiz olur. Kulleteyn miktarı olan suyun içine necaset düştüğü taktirde rengi, tadı veya kokusu değişirse necis olur.

Kendiliğinden veya ona su ilave etmek suretiyle vasıflan düzelirse temiz olur. Ama ilaçlamak suretiyle su eski haline dönerse, ne temiz ne de temizleyici olur.