Ölünün Defnedilmesi
Ölü için dört şey lazımdır (farzdır):
1) Ölüyü yıkamak.
2) Kefenlemek.
3) Namazını kılmak.
4) Defnetmek.
Defnedilmesinin delili, Sa'd bin ebi Vakkas (r.a) ölüm hastalığında şunları söylemiştir: "Rasululluh (s.a.v) defnedildiği gibi bana da bir lahd (kabrin kıble duvarının alt kısmında bir oyuk) kazın ve üzerimi kerpiçlerle kapatın." (Müslim, 966.)
Toprak sert ise kabri lahd olarak kazmak en efdaldır. Eğer toprak yumuşak ve gevşek ise, kabir bir miktar kazıldıktan sonra meydana gelen çukurun ortasında, Ölünün rahatça sığabileceği bir kanal şekli kazılması ve ölüyü bu kanala yerleştirdikten sonra kanalın üstü geniş ve uzun taşlarla kapatılması sünnettir.
Efdal ve uygun olanı bir çukurun bir boy ve bir el uzatımı derinliğinde olması, genişliğinin de takbiren 90-100 cm olmasıdır. Sağ yanı üzerinde yatırılıp kıbleye karşı döndürülmesi vaciptir.
Kabrin üzerine bina yapmak haramdır. Ancak Peygamber, salih, şehid ve âlim kişiler için bina yapılmasına dinimizce cevaz verilmiştir.
İki kişinin bir kabre defnedilmesi, haramdır. Yalnız zaruret olursa; mesela ölülerin çokluğu veya yerin darlığı olursa gömülebilir.
Ölünün yıkamalarının da tek olması sünnettir. Yani 3 kere, daha da devam ediyorsa 5 kere, 7 kere gibi.
İlk yıkamada sidr, yani kir çıkaracak sabun gibi maddeler, son yıkayışta da bir miktar kâfur kullanılır.
Namazın kılınış şekli ise yukarıda anlatıldı.