Yerden Çıkarılan Maden ve Rikazın Zekatı
Bir kimse madenden altın veya gümüş çıkarırsa nisaba baliğ olması şartıyla kırkta birini zekat olarak çıkartacaktır. Cahiliyyet zamanından kalmış, gömülü mal bulunduğu takdirde beşte biri zekat olarak çıkarılır.
Bir kimse cahiliyye devrinden kalan altın veya gümüş (sahibi olmayan ve kendisinin işlemiş olduğu bir arazide) bulursa nisaba bağlı olması kaydı ile zekatını çıkarması gerekir. Bunun da zekatı beşte birdir. Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Define mallarında beşte bir nisketinde zekat vardır.” (Buhari, 1428)
Bu define mallarında "Havli havelan" olan bir senenin geçmesi şartı aranmaz. Define bulununca hemen beşte bir zekatı verilir.
İmam Beyhaki şöyle bir rivayette bulunmuştur: Peygamber (s.a.v) Kabiliye kasabasının halkından, madenlerden çıkardıkları altın ve gümüşün zekatını alırdı. Define yukarıdaki hadisten de anlaşıldığı gibi altın ve gümüşlen başka bir şey değildir. Bu nedenle gerek define gerekse maden hakikaten altın ve gümüştür. İmam Nevevi, müçtehid alimlerin, madenlerde zekatın vacip olduğu hususunda görüş birliği içinde olduklarını bildirmiştir. (El Mecmu 2/ 73-74.) Ama cahiliyye devrine ait değil de İslami bir şey olursa, veya sahibinin Müslüman biri olduğu biliniyorsa onu sahibine verir.
Burdaki Müslüman ve gayri-müslim ayırımı, savaş-ganimet gibi durumlar nazar-ı itibare alınarak hüküm verilmiştir. Yoksa gayri-müslim birinin malı yenilebilir diye dinimizde herhangi bir hüküm yoktur. Ancak savaş esnasında ganimet olarak eline bir altın veya gümüş geçiyor yahut daha sonra rikaz olarak yani o memleket kâfirlerin elinde iken onlara ait olup daha sonra yapılan savaşlar neticesi kâfirler orayı terketmiş veya telef olmuşlar, onlardan geri kalan altın ve gümüş ganimet gibi sayılmaktadır. Bu yüzden bu madenlerden de faydalanılabilir. Bulunan bu malın (altın veya gümüşün) Müslümanlara mı ait olduğu ya da gayri-müslimlere mi ait olduğu bilinmezse, o zaman bu mal lukata hükmüne girer. Bir seneye kadar onu tarif eder, sahibi çıkmazsa ancak o zaman mülkiyetine alır. Zekatı da ona göre hesaplanarak verilir.