Değirmen taşının miline verilen ad. Tasavvufta, evrenin manevi yönetiminden sorumlu veliler hükümetinin başkanı. Mutasavvıflara göre değirmen taşı milin çevresinde döndüğü gibi bütün evren de kendisinin çevresinde döndüğü için veliler başkanına kutub denilmiştir. Herhangi bir sıfatla birlikte kullanılmadığında kutub kelimesi bu başkanı dile getirmekle birlikte, birden çok kutubdan söz etmek mümkün olduğundan Kutub yerine Kutbu'l-Aktab (Kutublar Kutbu) deyimi kullanılır. Kutub'a, kendisine sığınanlara yardım eden anlamında Gavs ya da Gavsu'l-Azam da denir.
Kutub, varlığın yaratılış nedeni olan Muhammedî hakikatin (Hakikat-ı Muhammediye) kendisinde tecelli ettiği kişidir. Veliliğin son ve en yüksek makamı olan kutubluğa kişi kendi çaba ve çalışması ile değil, ancak Allah'ın bağışı, vergisi sonucu gelebilir. Kutubluk makamının Kutbu'l-İrşad ve Kutbu'l-Aktab ya da Kutbu'l-Vücud denilen iki çeşidi vardır. Kutbu'l İrşad, nübüvvet (peygamberlik) kurumunun iç yüzünü (batın); Kutbu'l Vücud ise son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.s)'in iç yüzünü temsil eder. İrşad kutubları nebiler gibi çok olabilir; fakat Vücud Kutbu her dönemde ancak bir tane bulunabilir.
Tasavvufi kitaplarla mutasavvıflar arasında sık kullanılan Aktab-ı Erbaa (Dört Kutub) deyimi genellikle Abdülkadir Geylani, Ahmet Rufai, Ahmet Bedevi ve İbrahim Desuki'yi dile getirir. Bazan Ebu'l-Hasan eş-Şazili, İbrahim Desuki yerine dördüncü kutub olarak anılır. Mevlana Celaleddin Rumi, Hacı Bektaş Veli, Hacı Bayram Veli ve şeyh Şaban Veli de Anadolu'nun dört kutbu kabul edilir.
Kutb'un başında bulunduğu Ricalu'l-Gayb (Gayb Erenleri), Merdan-ı Huda, Merdan-ı Gayb ve Hükumet-i Sufiye (Mutasavvıflar hükümeti) gibi adlarla anılan veliler düzeninde Kutub'un sağ ve solunda İmaman denilen iki imam yeralır. Kutub'un sağında yeralan imam (İmam-ı Yemin), Melekut aleminin işleri ile; sol yanında yeralan imam (İmam-ı Yesar) ise Mülk aleminin işlerine bakar. Sağdaki imam, Kutub'un hükümlerine; soldaki imam, Kutub'un hakikatine mazhardır. Kutub öldüğü zaman yerine soldaki İmam geçer.
Halk arasında daha çok Üçler olarak anıları Kutub ve İmaman'ın altında yeryüzünün dört yönünü yöneten Evtad-ı Erbaa (Dört Direk), daha aşağılarda ise yedi iklimi yöneten Yediler (Abdal, Ahyar), halka yardım eden Kırklar (Nüceba) ve insanları gözetleyip denetleyen Üçyüzler (Nükeba) bulunur.
Hucviri gibi bazı mutasavvıf yazarları "Bunların sıhhati üzerinde Ehl-i Sünnetin icmaı vardır" (Keşfu'l Mahcub, Hakikat Bilgisi, İstanbul 1982, s. 330) dese de özellikle İslam kelam ve hukuk bilginleri Kutub inancını İslam'ın temel inanç ilkeleriyle bağdaşmaması nedeniyle onaylamamışlardır. Nitekim Kanuni dönemi Osmanlı Şeyhülislâmlarından Sa'di Efendi (ö. 1538), kendisi de Ahmediye tarikatına bağlı bir mutasavvıf olduğu halde, Kutub inancı ve Kutub'un varlığı konusunda verdiği fetvada "Küfürdür. Tecdid-i iman ve nikah lazım olur ve Kutub'un vücudu fukaha katında sabit değildir. " demiştir (Nakleden M. Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, c. 2, s. 332, ayrıca bk. Ricalu'l-Gayb ve Veli).
Şamil İA